Her gün işimize gidip geliyoruz, yiyoruz, içiyoruz, uyuyoruz, çocuklarımızı büyütüyoruz kısacası yaşamaya devam ediyoruz. Kendi hayatlarımıza devam ederken size belki de çok önemli gelmeyen ilk sayımızda paylaştığımız bir konuyu başka bir dernek üzerinden tekrar ele almanın çocuklarımızın geleceğini de düşünerek Dergi 67300 olarak kendimize görev edindik. Konu : Tohumlarımız…
Tohumculuk konusunda son 30 yılda yaşananların toplum ve doğaya olan etkisi, on bin yıl boyunca çiftçiler tarafından gerçekleştirilen tohum ıslahının çok ötesinde oldu. Elde edilen “yüksek nitelikli” tohumun açlığa bir çare olabileceği söylenmişti. Bugün devletler ve şirketler arası ilişkiler, tohum ticaretini özellikle silahlaştırmaya dönüştüren ezici, yok edici ve toplumsal vicdanı yok sayan stratejiler yumağı olarak devam ediyor. Bu süreci perçinleştirmeye çalışan bir önemli güç ise tüm dünyayı “copy-paste” yöntemlerle saran tohumculuk yasaları.
Sizlere tanıtmak istediğimiz Ekoder’in ve Ekobahçenin en önemli özelliği, üretimler sırasında sentetik tarım kimyasallarının, sentetik gübrelerin , şirketlere ait hibrit tohumların kullanılmıyor olmasıdır. Konu ile ilgili EKODER Yönetim Kurulu Başkanı, Ziraat Yüksek Mühendisi Arca Atay’dan derneğin amaçları ve projelerini öğrendik.
Kuruluş yılı olan 2002’ den beri Ekoder, Ekolojik Tarım ve Organik ürünler konusunda tarımsal üretim yapanlar ve tüketiciler nezdinde duyarlılık ve farkındalık oluşturmak üzere yoğun bir emek harcamaktadır. Biyolojik çeşitlilik ve yerel türlerin öneminin bilincinde olarak dernek, çeşitli çalışmalar ve projeler üretmiştir.
Yaklaşık dokuz yıldır, ağırlığı sebze olmak üzere, ülkemizin çeşitli bölgelerinin yerel tohumlarını temin etme ve saklama, bulundukları yer olan Bursa’da bunların bir kısmını ekerek çeşit ve verim denemeleri yapma, bunların tohumlarını çoğaltma gibi bir uğraş içine girmiştir. Nilüfer Belediyesinin Alaattinbey mahallesinde kurduğu Tarımsal Amaçlı Küçük Bahçeler yerleşkesinde denemelerini sürdüren Ekoder, Nilüfer Kent Konseyi Kırsal Alan Grubu ile birlikte 2015 de yerel tohum ve çeşit denemelerini gerçekleştirdiği EKOBAHÇE’de “TOHUM KÜTÜPHANESİ”ni kurmuştur. Üretimlerin devamı ve yerel tohumların saklanması, üretilerek çoğaltılması ve bunların duyarlı kişi ve gruplarla paylaşımı için gerekli maddi olanaklar Nilüfer Belediyesinin 2015 Eylül ayında gerçekleştirdiği Nilüfer Müzik Festivalinden elde edilen bağışlar ile sağlanmaktadır.
Yerel tohumların, dolayısıyla biyolojik çeşitliliğin gittikçe azalmakta olduğu bir süreç yaşamaktayız. Günümüzde artık tohumlar şirketlere bağımlı kılınarak endüstriyel gıdanın eldesinde yada tüketiciye albenili ürünler sunma gayreti içindeki endüstriyel tarımın stratejik bir materyali olmuştur. Eskiden ağırlıklı olarak Kamu tarafından üretilen ve çiftçiye dağıtılan tohumlar ve bu tohumlardan her sene tohum alarak üretime devam eden sistem tüm dünyada çökertilmiş, tohum artık şirketler tarafından üretilip pazarlanan bir meta haline gelmiştir. Şirketler artık günümüzde bu işi ağırlıklı olarak verimi yüksek hibrit tohumlarla yapmaktadırlar.
Tat, aroma lezzet ve besin madde içerikleri dikkate alındığında dünya üzerindeki araştırmalarla sabitlenmiş gerçek şudur; Yerel tohumlardan elde edilen bitkilerin bulundukları coğrafya ve iklime adaptasyonları, hastalık ve zararlılara karşı geliştirdikleri direnç yanı sıra bunlardan üretilen ürünlerin mineraller, vitaminler, antioksidanlar, renk ve lezzet özellikleri, endüstriyel tarımın dayattığı ürünlerden farklı ve daha zengindir. Sonuçta yerel tohumlar, o ülkenin yüzlerce yada binlerce yıldır sahip olduğu bioçeşitliliğin bir parçasıdır ve korunmalıdırlar.
İşte bu gerçekten hareketle Ekoder, bu konuyu kendine görev edinerek şu anda sahip olduğu 700’e yakın yerel tohum ile kurduğu kütüphanesinde bu tohumları saklamakta, üreterek çoğaltmakta ve konuya duyarlı kişi ,grup ve derneklerle paylaşmaktadır. Kent ve kırsalda yaşayanların buluşması, kentlilerin tarıma ilgisini çekmek ve onlara teorik ve pratik bilgiler vermek, çocuklar başta olmak üzere öğrencilere tarımı, tohumu ve bunlardan elde edilen ürünleri göstermek ve öğretmek amaçlı Nilüfer Belediyesinin Ürünlü Mahallesinde kurduğu “Küçük Ölçekli Kent Bostanları”, Ekobahçe’nin bir üst versiyonu olarak 2016 Nisan ayında hayata geçirilmiştir. Yine aynı konseptte üretilen tohumlar “Yerel Tohum Kütüphanemizi” de zenginleştirmektedir.
Nilüfer Belediyesi, bu tür projeleriyle, konuya duyarlı yerel yönetimler içinde üst sıralardadır. Keza Nilüfer Belediyesi 2006 da Bursa’da bir ilk olarak Organik Ürün Pazarını açtığında en büyük paydaş ve yardımcısı Ekoder olmuştur, bundan sonra da bu tür projelerde Nilüfer Belediyesinin yanında ve destekçisi olmaya devam edecektir.