Kendimi sözcüklerle ifade etmemdeki eksikliğim şu an için farklı materyaller ile her biri köprü oluyor yaşamıma…
Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Merhaba, 1965 Karadeniz Ereğli doğumluyum. Eğitim hayatımın ardından 1985 yılında evlenip çok sevdiğim memleketimden ayrılıp İstanbul’da yaşamaya başladım.. İstanbul’da yeni bir yaşama alışma sürecinde hobi olarak uğraşlarım oldu. Üretmek anlamında çeşitli faaliyetlere katıldım. İlerleyen zamanlarda sağlık sorunlarım artmaya başladı ve maalesef 2010 yılında, Als teşhisli kağıt ile o an siyah ve beyaz bir yaşama dahil edildim.. Zaman en iyi ilaç.. kaybettiğim renkleri bulmam inanın zor olmadı.. Ailem ve sevenlerim bu zor süreçte yanımdalar.. Güzel sanatlara olan ilgim Als den önce de hayatımın her döneminde yer alıyordu bazen edebiyat bazen görsel sanatla.. Ama Als den sonra sanırım başka bir boyuta geçti.. Kendimi sözcüklerle ifade etmemdeki eksikliğim şu an için farklı materyaller ile her biri köprü oluyor yaşamıma.. Bu arada çalışmalarımı temmuz 2016 da Galeri Eksen Balat’ta, ilk kişisel sergim olarak, sergileme olanağı buldum. Hastalığımdan dolayı Als Mnh üyesiyim. Hastalığımdan dolayı tam bir savaşçıyım. Hastalığımdan dolayı ne kadar çok çabalarsam o kadar çok yaşarım felsefesiyle uğraşlarıma mücadeleme devam ediyorum.. Yaşama dair.. Bir bulmaca gibidir hayat, çözmekte çoğu zaman zorlandığımız, bazen zor bazen kolay boş kutucuklardır. O boş kutucukları doldurduğumuzda da gülen halimizdir hayat.
En son ne zaman Ereğli’ye geldiniz? Bu süreçte Ereğli’de nelerin değiştiğini düşünüyorsunuz?
Kurban bayramında ailemle birlikte Ereğli’deydik… Memleketim benim için o kadar kutsal ki..Nasıl özlemişim…Nasıl mutlu oldum anlatamam ama, ben Ereğli’ye her geldiğimde sanki biraz daha yabancılaşıyorum. Doğup büyüdüğüm memleketim körpe tomurcuk gül fidanı halinde iken, kesilip kutulara koyulan tek gül formuna dönüşüyor gibi.. Lojmanlar,çocukluğum, anılarım artık görsel olarak yok.. Sahildeki yük treni ve rayları yok.. Ereğli değişimi yaşarken ben doğduğum toprağıma bir yabancı gibi ayak basıyorum şimdilerde eskiye özlem ile…
Memleketim benim için o kadar kutsal ki… Nasıl özlemişim… Nasıl mutlu oldum anlatamam ama, ben Ereğli’ye her geldiğimde sanki biraz daha yabancılaşıyorum.
Ereğli’nin en çok neyini özlüyorsunuz?
O kadar çok ki özlem.. Birkaçını yazsam öbür özlemlerim eksik kalır. Hasan Kuru pidesi diyelim çünkü böyle bir pide yok…
Ereğli ile ilgili hatırladığınız ya da unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?
O kadar çok anım var ki ama ben 3 yaşımda ki halimle unutamadığım hafızamda kalan bir fotoğrafı paylaşmak isterim.. Annem babam ben,çarşı içi. Yeni mor pabuçlarım ve şımarık ayaklar.
Ereğli denildiğinde aklınıza gelen 3 şey nedir?
Gurbet,ailem,Çınar Altı.
Boş zamanlarınızda neler yapmaktan hoşlanırsınız?
Boş zamanım hiç olmuyor desem yalan olmaz, çalışmalarımla ilgili her gün günlük hedeflerim vardır ve hedefime ulaşmadan o gece bitmez.
Hayatta sizi en mutlu eden şey nedir?
Memleketimde bir evimiz olması.. Bu hayalim sizin sorunuzla yine canlandı. Dilerim birgün Ereğli’de kendi evimden çıkıp Çınar altına kendi başıma yürüyebilirim. Memleket özlemi böyle bir şey.. Ereğli’de görüşmek dileğiyle diyelim. Kim bilir.. Tüm okurlara ve sizlere kucak dolusu sevgimi gönderirken, yeryüzünde yaşayan tüm canlılara layık oldukları bir yaşam diliyorum.