Her sayımızda yer verdiğimiz, tarihin tozlu sayfalarına adını altın harflerle yazdırmış ve başarılarıyla rol model olan Türk Kadınlarından bu sayımızda sizlerle tanıştırmak istediğimiz Cumhuriyet tarihine adını altın harflerle yazdıran, Türkiye’ nin ilk kadın otomobil yarışçısı ve ralli şampiyonu Samiye Cahid Morkaya…
O’nun hikayesi, günümüzde sadece otomobil sporlarıyla uğraşan kadınlara değil, toplumun her kesiminde görev alan tüm kadınlara ilham kaynağı… 1922 yılında ehliyet alan ilk Türk kadını olan Samiye Hanım’a tepkiler: “Şeytan işi, hem de nasıl! Atsız öküzsüz arabayı bir de kadın idare ediyor… Kadının kullandığı otomobile zinhar binilmez!” şeklindeydi. Bunu diyenlere en güzel cevabı; yıllarca hafızalardan silinmeyen başarılarıdır… Silivrikapı’daki Yedi Emirler Dergahı’nın son şeyhi Seyyid İbrahim Şuâeddin Efendi’nin kızı olan Sâmiye Cahid Hanım, 1897 yılında dünyaya geldi. Yedikule Alman Mektebi’nden mezun oldu, Tanburî Cemil Bey’den kemençe öğrendi ve hatta 1920’den itibaren devrin konservatuvarı Darülelhân’da hocalık yaptı. Samiye Cahid Morkaya bir şeyh kızı olmasına rağmen gayet modern bir şekilde yetiştirildi. Erkek egemen bir toplumda, bir tutkuya dönüşen otomobil sevdası ile birlikte yarışlara katılmaya başlayan Samiye Hanım, 1930 ve 1931 yıllarında çok önemli dereceler elde etti. İki senede bir otomobilini yeniliyor ve Buick, Ford, Cadillac, Fiat, Nash gibi döneminin iyi otomobillerini sürüyordu.
İstanbul’da İstinye ile Zincirlikuyu arasındaki yaklaşık 10 km’lik parkurda düzenlenecek yarış için başvuran Samiye Hanım, yarışa başka hiç kadın sürücü başvurmadığı için erkeklerle birlikte yarışmayı talep eder ve düzenleme komitesi tarafından bu istek kabul edilir. Ardından yarışa dahil olur ve 1932 yılının birincisi olmayı başarır. Yarışı kazanmasının ardından birincilik kupasını da İstanbul Valisi’nin elinden alan Samiye Hanım, gazetelere röportaj verip meşhur bile olur. Ancak bu başarıya gölge düşürecek bir durum da yaşanır. Yarışta ikinci olan Vehbi Bey, sonuca itiraz eder ve yarışın iptal edilmesini ister. Gerekçe olarak da birinci olan yarışçının bir kadın olmasını gösterir. Mahkemeye taşınan itiraz nedeniyle gündem bir süre meşgul olur. Sonunda Sultanahmet Sulh Hukuk Mahkemesi, “Bir kadın da otomobil yarışlarına katılıp kazanabilir.” şeklinde bir karar verir ve Samiye Cahid Hanım’ın birinciliğini tesciller.
Ertesi yıl, yani 1933’te yine Turing’in düzenlediği otomobil yarışlarını kazanmayı başaran Samiye Cahid Hanım, 1934’teki yarışlarda ise talihsiz bir olay yaşar. Aynı parkurda kaza yapan pilotun Ford marka arabasının attığı taklalar nedeniyle paramparça olur. Ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan Samiye Hanım, birçok ameliyat geçirse de kazada parçalanan sol kolunu bir daha kullanamaz. Kazanın ardından tutkuyla bağlı olduğu yarışlara bir daha geri dönmemek üzere veda eden Samiye Cahid Morkaya, 1972 yılında vefat edene kadar otomobil kullanmaktan hiç vazgeçmedi.
Yaşadığı dönemde bütün zorluklara rağmen araba sevdasından vazgeçmeyen bir kadın olan Samiye Cahid Morkaya, Türk kadınlarına yol göstermeye, ilham olmaya ve onların yolunu aydınlatmaya devam ediyor.
Kaynaklar:
www.habertürk.com
www.ikinciyeni.com
www.yasemin.com
www.onedio.com